-
VİLAYAT-İ ŞARKİYE HUKUK-I MİLLİYE CEMİYETİNİN ERZURUM ŞUBESİNİN KURULUŞU
OLAY: Merkezi İstanbul’da bulunan Cemiyetin 10 Mart 1919 günü 49 numaralı ilmühaberle kurulmuştur. Cemiyetin Erzurum şubesi hem Erzurum Vilayet Kongresi hem de bilinen adıyla Erzurum kongresi olan Vilayat-i Şarkiye Kongresinin toplanmasında etkili olmuştur. Cemiyetin Erzurum şubesinin kuruluş adresi olarak Asar-ı Terakki Mektebi isimli bir mahalle mektebi gösterilmiştir.
MEKAN: Asar-ı Terakki Mektebi binası bugün mevcut değildir. Yakutiye ilçemizde Kurtuluş Mahallesi Mektep Sokakta, Sokak tabelasının bulunduğu bir bina ile bu binanın yanında bulunan boş küçük bir arsa bu mektebin yeridir. Hanım Hamamının hemen yanında bulunan bu binanın yerinin kolayca bulunması için yapılacak en kolay tarif şu şekildedir. Cumhuriyet Caddesinde, Lalapaşa Caminin karşısında bulunan Tema Mağazasının yanındaki aradan çıkıp Esat Paşa Camisine doğru giden yolun takip edilmesidir.
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ
Şu anda boş bulunan arsaya bir zamanlar buranın Erzurum Kongresini Toplayan Cemiyeti kurulduğu bina olduğunu belirten bir ibare ile Cemiyetin kuruluş beyannamesi ile kurucularının ismini taşıyan rölyefin yapılması
-
KONGRE DAVET KARARI
OLAY: Vilayat-İ Şarkiye Hukuk-I Milliye Cemiyetinin Erzurum Şubesinin Nizamnamesinin hazırlanarak bu nizamname ile alınan Vilayet kongresi ve Vilayat-i Şarkiye kongrelerinin yapılmasına ilişkin kararın Nisan ayının son Cuma günü olan 25 Nisan 1919 günü Cuma namazı çıkışı Erzurum halkına duyurulmasıdır.
MEKAN: Kavak Mahallesi Tophane Sokakta bulunan ve Dört Güllü Çeşmesinin bir benzeri olan Tophaneli Oğlu Çeşmesinin önündeki meydancık. Bu çeşme ve bahsi geçen meydancık kongre çevresinin düzenlenmesi çalışmaları nedeniyle tahrip olmuştur. Söz konusu çeşme buradan sökülerek Mahallebaşı Semtinde Yeğenağa iş merkezi yakınlarına 1950’li yıllarda taşınmış ve iki gözü tahrip edilmiştir
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ: Söz konusu meydanın yeniden düzenlenerek çeşmenin bugünkü yerinden taşınarak eski yerine alınması ve bu tarihi olayın anlatıldığı bir rölyef çalışmasının yapılarak nizamnamenin bir metninin bu rölyef üzerine işlenmesi
-
MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN ERZURUM’A GELİŞİ
OLAY: Mustafa Kemal Paşanın Ilıca’da Karşılanması
Bir haftalık zorlu yolculuktan sonra Mustafa Kemal ve yanındaki zevat 3 Temmuz 1919 günü ilkindi ezanına yakın Ilıcaya gelmiştir. Erzurum’un eski bir âdetine göre şehre batı tarafından gelen misafirler, şehirden ilk görünen yer olan Ilıca’da karşılanır ve şehir merkezine kadar kendilerine eşlik edilirdi. Bu adete uygun olarak Mustafa Kemal ve yanındakiler 15. Kolordu Kumandanı Kâzım Karabekir Paşa, Erzurum Eski Valisi Ahmet Münir (Akkaya) Bey, İstanbul’a gitmek üzere Erzurum’da bulunan Mazhar Müfit (Kansu) Bey, Vilâyat-i Şarkiyye-i Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti Erzurum Şubesi Reisi Hoca Raif Efendi ve cemiyetin idare heyeti tarafından karşılanmışlardır. Bu karşılamadan sonra Erzurumlular tarafınca çelmik denilen kaplıcalar önünde kurulan çadırlarda dinlenilmiş kendisine kahve ve çay ikram edilmiş ve halk ile sohbet etmiştir. Bu esnada batı yönünden gelen yirmi otuz kişilik bir grup M. Kemal Paşa ve yanındakilerin dikkatini çekmiştir. Yaklaştıklarında grubun önünde bulunan ve Erzurum’da çıkan Hayvanat vergisi isyanına katılan “Mezararkalı Mevlüt Ağa” adlı ihtiyar bir adamla M. Kemal Paşa arasında dikkat çeken bir konuşma geçmiştir. M. Kemal Paşa, Mevlüt Ağa’ya nereden gelip, nereye gittiğini sormuştur. Mevlüt Ağa ise verdiği cevapta, Erzurum’dan Çukurova’ya göç ettiğini ve orada durumunun son derece iyi olduğunu, fakat Erzurum ve çevresinin Ermenilere verileceğine dair şayiaların duyulması üzerine memleketinin elden çıkmasına mani olmak için yeniden Erzurum’a döndüğü ifade etmiştir.
MEKAN: Ilıca semtinin girişi ve kaplıcaların önü
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ:
-
Ilıca girişinde Mustafa Kemalin karşılanma anını yansıtan bir anıtın yapılması
-
Kaplıcalar önünde Mustafa Kemalin kahve içerken temsil eden bir heykelin yapılması
-
Mezararkalı Mevlüt Ağa ile yaptığı konuşmayı temsilen bir heykelin yapılması
- MUSTAFA KEMAL PAŞANIN ERZURUM’A GİRİŞİ
OLAY: Mustafa Kemal Paşa ve yanında bulunan zevat ile kendisini Ilıca’da karşılayan heyet ile birlikte İstanbul kapısından Erzurum’a giriş yapmıştır. Burada geniş bir halk kitlesi tarafınca karşılanmıştır. Bu karşılama töreninde XV. Kolordu İhtiram Kıtası ve Kâzım Karabekir Paşa’nın oluşturduğu Ermeni mezalimi ve 1. Dünya savaşında şehit düşenlerin yetim çocuklarından oluşan öğrenciler de yer almıştır.
MEKAN: İstanbul Kapı
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ
-
İstanbul kapı önünde tarihi bu olayı simgeleyen bir anıt çalışmasının yapılması
-
MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN ERZURUM MÜSTAHKEM MEVKİİ KUMANDANLIĞI MÜFETTİŞLİK KARARGÂHINA GELEREK KONAKLAMASI
OLAY: Mustafa Kemal Paşa Erzurum’a geldiği 3 Temmuz 1919 günü yerleştiği bu konut Erzurum Müstahkem Mevkii Kumandanlığına ait müfettişlik karargâhıdır. Bu binada resmi işlerin yanı sıra Milli Mücadeleye ve Erzurum Kongresine ilişkin kararlar alınmıştır. Bu binada 7 Temmuz 1919 tarihinde askerlikten istifa etmiş ve hemen ertesi gün bu konuttan ayrılarak şimdiki Atatürk evi olarak bilinen konuta geçmiştir.
MEKAN: Cumhuriyet caddesinde Cimcime Sultan Kümbetinin karşısında bulunan eski, metruk bir evdir. Bu evin önünde şu anda en belirgin olan işyeri bir çiğ köftecidir. Bu köfteci dükkanının çatısının üstünde bu bina görülmektedir.
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ
Bu konağın restore edilerek, müze ev haline getirilmesi, Mustafa Kemal Paşa’nın istifa mektubunu yazan şekilde gösteren bir balmumu heykeli başta olmak üzere bu ev mekan içerisinde yapılan hazırlık çalışmalarını temsilen gösterildiği heykel ve animasyon çalışmalarının yapılması
-
MUSTAFA KEMAL PAŞANIN ESKİ İSMİ İLE VALİ KONAĞI ŞİMDİKİ İSMİ İLE ATATÜRK EVİ OLARAK BİLİNEN BİNAYA TAŞINMASI
OLAY: Mustafa Kemal Paşanın askerlikten istifa etmesi ile resmi unvanı bittiği için yukarıda zikredilen konuttan ayrılarak Rauf Bey, Mazhar Müfit Bey ve Süreyya (Yiğit) Bey ile şimdiki Çaykara caddesinde yer alan konağa taşınmıştır. 9 Temmuz 1919 tarihinden 29 Ağustos 1919 tarihine kadar 52 gün süreyle çalışmalarını sürdürdüğü bu konakta. İstiklâl mücadelesi yolunda çok önemli kararlar alınmıştır.
MEKAN: Bu konak Ermeni komiteciler içerisinde Armen Garo olarak bilinen Karekin Pastırmacıyan’ın mensup olduğu Pastırmacıyan ailesine aittir. 19. Yüzyıl sonlarında, Çaykara Deresinin kenarındaki yüksek bir alana yaptırılmıştır. Bu konak, 1915’te Ermeni tehcirinden sonra emvâl-i metruke’den sayılarak Almanya’nın Erzurum Konsolosluğu olarak kullanılmıştı. 1918 Martından sonra Erzurum valilik konağı olarak kullanılmıştır. Ancak Erzurum Valisi Münir Beyin İstanbul’a dönmesi üzerine ondan boşalan bu eve Mustafa Kemal Paşa taşınmıştır. Kültür Bakanlığı tarafından onarılan bina 3 Ekim1984 tarihinde Atatürk Müzesi olarak ziyarete açılmıştır.
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ
-
Çevre düzenlemesinin yapılarak buradan kongre binasına kadar uzanan bir Milli Mücadele yolunun açılması
-
Tematik Müze özelliğinin geliştirilmesi
-
Dijital canlandırmaların yapıldığı sistemlerin kurulması
- ERZURUM KONGRESİNİN TOPLANMASI
OLAY: 10 Temmuzda açılması kararlaştırılan fakat delegelerin zamanında gelememesi nedeniyle ertelenen Erzurum Kongresi 23 Temmuz 1919’da Erzurum Halkının destekleriyle çalışmalarına başlamıştır. Bağımsızlık ve egemenlik için başlatılan Milli Mücadelenin başarıya ulaşabilmesi amacıyla yapılması gerekenlerin görüşüldüğü 13 toplantıdan sonra önemli kararlar alınarak 7 Ağustos 1919 günü kongre tamamlandı
MEKAN: 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’nin toplanabilmesi için bugünkü kongre caddesinde bulunan Sansaryan Mektebi hazırlanmıştı. Bina 1924 sonlarında bir yangın geçirmiş ve ahşap kısım tamamen yanmıştır. Yangından sonra onarılan bina, okul olarak kullanılmış ve bir salonu 1960’da Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Bu okul binası 2011-2013 yılları arasında TBMM tarafından yapılan restorasyon sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilmiştir. Günümüzde Kongre Binası Atatürk Resim Heykel Müzesi ve Galerisi Müdürlüğü olarak hizmet vermektedir. Bugün kongre binası olarak bilinen bina Sansaryan isimli Ermeni mektebinin ahşap barakalar ve ahırlarının bulunduğu bölgede inşa edilmiştir.
ŞEHİRCİLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ
-
Çevre düzenlemesinin yapılarak o bölgede 1919 yılı şehir mimarisi örnek alınarak inşaat ruhsatlarına izin verilmesi
-
Atatürk evi ile Kongre binası arasında milli mücadele yolunun açılması
-
Kongreye katılan delegelerin bu yol üzerinde birer aydınlatmalı büstlerinin yerleştirilmesi
-
Kongreye katılan illerin yerel ürünlerinin satıldığı bir çarşının şimdiki kongre binası çevresinde açılması
-
Kongre binasında animasyon yöntemi ile Kongrenin toplanmasına ilişkin değişik sahnelerin canlandırılması
-
Kongre Binasının çevresinin bir kültür merkezi haline getirilmesi
-
Kongre binasının çevresinde bir kongre merkezinin kurularak, her yıl 23 Temmuz ile 7 Ağustos arasında Erzurum Kongresine katılan ve şimdi il ilçe o zaman vilayet ve kaza olan bölgeden katılımcıların katıldığı ekonomik, tarihi, kültürel, siyasal ve bilimsel kongrelerin düzenlenerek Erzurum’u bir kongre merkezi haline getirmek.
SONUÇ:
Ülke ve dünya tarihi açısından son derece önemli olan bu tarihi olayın şehir hayatına indirilerek yaşatılması şehircilik uygulamaları ile mümkün olabilir. Bugün Erzurum halkının Erzurum kongresine ilişkin önemine ilişkin yeterli bilince sahip olmadığı anlaşılmaktadır. Buradaki en büyük neden ülke, toplum ve şehir tarihi açısından önemli olan kongrenin şehircilik uygulamaları ile şehir hayatına yansıtılamaması olmuştur. Erzurum Kongresine ilişkin bilinen en kapsamlı şehircilik uygulaması 23 Temmuz Doğu Fuarı olmuştur. Ne kadar yazık ki bu fuarın kapatılması ile Erzurum kongresinin anısının şehir hayatına aktarılmasına ilişkin tek geniş kapsamlı uygulama kaldırılmış ve Erzurum’un bir kongre ve fuar merkezi olarak gelişmesi engellenmiştir. Yukarıda zikrettiğimiz ve bunlara benzer şehircilik uygulamaları ile Erzurum, halkına yeniden Erzurum Kongre bilinci aşılanacak hem de turizm açısından gelişmesi sağlanacaktır. Türkiye’nin Davosu olacak vizyonunun Erzurum Kongresi temele alınarak yeniden gündeme getirilmesine katkı sağlayacaktır.
İsmet HAKKIOĞLU