Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: Ahıskavî

Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: Ahıskavî

Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: Ahıskavî

Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: AhıskavîAhıskalı Türklerin sözlü edebiyat geleneği, diğer bütün Türklerde olduğu gibi, oldukça zengindir. Destanlar, efsaneler, masallar, maniler, atasözleri gibi edebi ürünler genellikle bütün Türk dünyasının ortak ürünleridir ve pek az değişikliklerle Ahıskalı Türklerde de görülür. Bu ortak ürünlerin yanında sadece Ahıskalı Türklerde görülen masallar, atasözleri veya maniler gibi sözlü edebiyat ürünleri de vardır.

Yazılı Ahıska edebiyatı ise oldukça geç başlamıştır. Bunda elbette, 1944 sürgününün büyük bir payı vardır. 1944’ten 1956’ya kadar yaşadıkları bölgelerde sıkı denetim altında tutulan Ahıskalı Türkler, sürgünle birlikte İkinci Dünya Savaşı’nın etkisini en acı şekilde hisseden topluluklardan bir olmuştur. Ölüm kalım savaşının verildiği böylesine bir ortamda, Ahıskalı Türklerin edebi faaliyetlere başlamamış olmaları oldukça doğal karşılanmalıdır. Ne var ki, tüm zorlu şartlara rağmen, Ahıskalı Türkler de şiir, hikâye gibi edebi faaliyetlerde bulunmaya başlamışlardır. Başlangıçta bireysel çabalardan öteye gitmeyen bu faaliyetler zamanla ilerlemiş; Ahıskalı Türklerin yaşadığı her coğrafyada artık kitaplar basılmaya, dergiler çıkarılmaya başlanmıştır.

Günümüzde yazılı Ahıska Türk edebiyatı denilince ilk akla gelen isim şüphesiz Mircevat Ahıskalı olacaktır. Bugün, Bursa’da ikamet eden Mircevat Ahıskalı bütün Ahıskalı Türkler tarafından tanınmakta, kitapları Kazakistan’dan Azerbaycan’a, Türkiye’den Amerika Birleşik Devletleri’ne kadar geniş bir coğrafyada okunmaktadır. Bunda onun kendi kendine verdiği “Ahıska edebiyatı bir dünya edebiyatı yapacağım” sözünün de muhakkak etkisi vardır. Çünkü o, eserlerinde hem Ahıskalı Türklerin kendilerini konu eder hem de şekil olarak yenilikler ortaya koymaya çalışır. Bir zamanlar utana sıkıla, belki de biraz dönemin baskısının korkusuyla Gizliddin mahlasıyla şiirlerini yazan Mircevat Ahıskalı, bugün Ahıskalı adıyla hem Ahıska Türk edebiyatına hem Türk dünyası edebiyatına hem de bütün dünya edebiyatına katkıda bulunmaktadır.

Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: AhıskavîOnun sadece Ahıska Türk edebiyatına değil tüm dünya edebiyatı katkısı da Ahıskavî’dir. Bilindiği üzere, şiirde olsun, düz yazıda olsun farklı türler ve biçimler vardır. Bunların büyük bir kısmı artık dünya üzerinde her edebiyatta görülürken bazıları da sadece belirli milletlerin edebiyatıyla sınırlı kalmıştır. Örneğin akrostiş, bugün bütün dünya edebiyatlarında gördüğümüz bir şiir türüdür. Genellikle dizelerin ilk harflerinin yukarıdan aşağıya doğru okunduğunda ortaya bir isim ya da bir söz çıkacak biçimde düzenlendiği şiirlerdir akrostiş şiirler. Sadece dizelerin ilk harflerinin bile bir uyum içinde olması gerektiği düşünüldüğünde zor bir iştir akrostiş yazmak. Ancak bunun bir de şiir içinde şiir olduğunu düşündüğümüzde zorluk çok daha artacaktır. İşte Ahıskavî budur.

Ahıskavî, Mircevat Ahıskalı’nın icat ettiği ve bugün sadece onun kullandığı bir akrostiş türüdür. Ahıskavî’de sadece dizelerin ilk harfleri değil ortadaki, sondaki harfleri de uyum içinde olabilir. Hatta bu uyum kimi zaman bir şekil ortaya çıkaracak şekilde farklı farklı sözcüklerin harflerinin içine gizlenmiş olabilir. Elbette, Ahıskavî’nin en önemli özelliği ise tüm bu süreçte, şiirin ölçüsünün bozulmamasıdır.

Ahıskavî’nin en güzel örneği Mircevat Ahıskalı’nın Kum Saati 2 adlı şiiridir. Şairin kum saati şeklinin ortaya çıktığı bir şiiri daha vardır. Bu şiirde de kum saati şekli ortaya çıkmaktadır ama burada kum saatinin her iki yanında birer de direk bulunmaktadır.

1…Aklından zorun varsa ol gurbetin galibi, 1+1+5+1+18+1+5+1+1=34

1…Aklın mantığın aciz, olmaz derdin talibi! 1+1+5+1+18+1+5+1+1=34

2…Neden bilemez insan, azatlığın kıymetin? 1+1+6+1+16+1+6+1+1=34

2…Neden bilemez insan vatanının hürmetin? 1+1+6+1+16+1+6+1+1=34

3…Anlamazmış düşmeden, zilleti görenleri, 1+1+7+1+14+1+7+1+1=34

3…Anlamakmış marifet, kalpleri gerenleri. 1+1+7+1+14+1+7+1+1=34

4…Atamazsın kültürü, at üstünden yad rengi, 1+1+8+1+12+1+8+1+1=34

4…At yabancı kültürü, senle yadın var cengi. 1+1+8+1+12+1+8+1+1=34

5…Bil ki namus adaptır, imanındır kültürün, 1+1+9+1+10+1+9+1+1=34

5…Bilimden merdiven kur inanç ola her ürün. 1+1+9+1+10+1+9+1+1=34

6…Ancak yurdun çıkarır, yürekte ki derdini, 1+1+10+1+8+1+10+1+1=34

6…Ancak yurdun yıka bil yürekte ki bendini. 1+1+10+1+8+1+10+1+1=34

7…Adam gurbeti görsün terk eder yad türabı, 1+1+11+1+6+1+11+1+1=34

7…Adil olmak meğer zor fark etmez mi serabı? 1+1+11+1+6+1+11+1+1=34

8…Serap çölde olmayan göze hayal kurdurur, 1+1+12+1+4+1+12+1+1=34

8…Sevda saçar olmayan sözde hayat oldurur. 1+1+12+1+4+1+12+1+1=34

9…İnan ki gül dünyada arar kalpten bülbülü, 1+1+13+1+2+1+13+1+1=34

9…İnsan ancak vatana adar kalpten her gülü. 1+1+13+1+2+1+13+1+1=34

9…Hakkı savun sakınma inançlı ol Hakkı bul, 1+1+13+1+2+1+13+1+1=34

9…Sakın şeytana kanma inanmayan nefse kul. 1+1+13+1+2+1+13+1+1=34

8…Ayna ol yaşantınla erdemli tüm mertlere, 1+1+12+1+4+1+12+1+1=34

8…Ayna ol, bilimli ol, bin derman ol dertlere. 1+1+12+1+4+1+12+1+1=34

7…Araştır bul bu yurda bendi bozan tek ilke, 1+1+11+1+6+1+11+1+1=34

7…Ara vardır bir kural, merdiyle güler ülke. 1+1+11+1+6+1+11+1+1=34

6…Sınav eden gurbetse içten verir mi değer? 1+1+10+1+8+1+10+1+1=34

6…Sınav mühleti biter, miden doymazsa eğer! 1+1+10+1+8+1+10+1+1=34

5…Adı yad eldir erk yok, bilesin sonsuz kini, 1+1+9+1+10+1+9+1+1=34

5…Adaveti bitmezmiş, niyet silmektir dini! 1+1+9+1+10+1+9+1+1=34

4…Tüm verdiği dert çile bilmedin ağı sattı, 1+1+8+1+12+1+8+1+1=34

4…Bünyesi tümden hile adı derde dert kattı! 1+1+8+1+12+1+8+1+1=34

3…Aşk inse gurbet ele bir hoş gün diler idik, 1+1+7+1+14+1+7+1+1=34

3…Aş yahut şerbet vere hem içten güler idik. 1+1+7+1+14+1+7+1+1=34

2…Ders vermiyor mu acep, çektikleri insana? 1+1+6+1+16+1+6+1+1=34

2…Ders vermiyor mu, acep gördükleri insana? 1+1+6+1+16+1+6+1+1=34

1…Anlamaz bilmez mi ki, tüm bu felaketlerin, 1+1+5+1+18+1+5+1+1=34

1…Ana sebebi gurbet, düşman bütün kitlenin! 1+1+5+1+18+1+5+1+1=34

“7+7=14’lü hece ölçüsüyle ve beyitler halinde yazılan bu şiirin içinde de akrostiş biçiminde bir beyit daha vardır. Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: AhıskavîŞairin yardımı olmadan bu akrostişi bulmak imkânsıza yakındır. Yine şiir içinde şiir olarak adlandırabileceğimiz bu şiir aynı zamanda bir zihin problemi, bir bulmacadır. Şiir 36 mısradan oluşmaktadır. 14 heceli olan mısraların her birinde 34 harf tutturulmuştur. Rakamlarla da gösterildiği gibi koyu renkli olan 1 rakamları akrostişleri gösterir. Şiirin ilk harflerinde akrostiş yoktur. Akrostiş ikinci harften başlar ve “kentinden ayrı düşen” diye başlayan beytin ilk mısrasının birinci yarısı aşağıya doğru iner, mısraların son harflerinden bir önceki harften başlayan ikinci yarısı ise “bir gün bulur kentini” diye yukarıdan aşağıya doğru iner. Beytin ikinci mısrasının ilk yarısı şiirin son mısrasından yani aşağıdan yukarı doğru okunur; “kendinden ayrı düşen” ve ikinci mısranın ikinci yarısı da aşağıdan yukarıya doğru; “bir de bulmaz kendini” diye okunur ve üçüncü mısrayla çapraz olarak kesişir. Esas şiirin ilk iki mısrası aynıdır yani ilk harften sonra akrostiş tutturulmuştur, beş harf sonra tekrar akrostiş başlar, sonra on sekiz harf bırakıldıktan sonra bir tane daha akrostiş vardır. Yani bir mısrada dört akrostiş bulunur ve beş yerde harf sayısı tutturulmuştur. Üçüncü, dördüncü mısralarda da birinci harften sonra akrostiş başlar ve altı harf saydıktan sonra tekrar akrostiş tutturulur ama artık 18 harf değil, iki harf azalmıştır yani 16 harf tutturulmuş. Bu mısranın başında olduğu gibi sonunda da altı harf fark etmektedir. 18. Mısraya kadar iki yandan çoğalarak artan harf sayısı, aynı şekilde orta bölümde azalarak gitmektedir. Böylece harf sayısını sayacak olursak, yukarı kısmın orta bölümünde 180 harf vardır. Sağ ve sol kanatlarda 162+162 harf olmak üzere toplam 504 harf bulunmaktadır. Mısralardaki ilk ve son harflerle beraber akrostişleri de sayarsak altı sıradır ve her mısra 18 mısraya kadar toplam 18 harften oluşur ve toplam sayısı 18+18+18+18+18+18=108’dir. Yukarıda olan 18 mısranın toplam sayısı 612’dir. Aşağı kısım da yani kum saatinin aşağı bölümü de aynı şekilde sayılacaktır: 180+162+162+18+18+18+18+18+18=612. Bu da şiirdeki toplam harf sayısını ortaya çıkaracaktır: 1224. Akrostişi oluşturan harfler yan yana dizildiğinde ise şiirin içindeki şiir ortaya çıkacaktır:”

Kentinden ayrı düşen, bir gün bulur kentini.

Kendinden ayrı düşen, bir de bulmaz kendini.

Yazan: Doç. Dr. Erol SAKALLI

Kaynakça

Sakallı, Erol (2016). Ahıska Edebiyatının Çınarı Mircevat Ahıskalı. Ankara: Gazi.

Sakallı, Erol (2017). Mircevat Ahıskalı ve Akrostiş Şiire Yeni Bir Dokunuş. Uluslararası Ahıska Türkleri Sempozyumu, 11-13 Mayıs 2017, Erzincan.

Sakallı, Erol (2020). Mircevat Ahıskalı’dan İnciler: Bursa: Emin.

Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: Ahıskavî
Mircevat Ahıskalı’nın Dünya Edebiyatına Armağanı: Ahıskavî

Share this content:

Genel Araştırmalar