ERZURUM UZAK ŞEHİR DOSTUNA TUZAK ŞEHİR ERZURUM ÖZEL ŞEHİR YAHŞİ VE GÜZEL ŞEHİR
TANIMLARINI YAPAN İBRAHİM ERKAL
Erzurum’u anlatmak tanımlamak pek kolay olmasa da İbrahim Erkal gibi bir usta ozan için belli ki hiçte zor olmamış. Bu tanımlar her ne kadar sitem yüklü olsa da Hani şu ” De Get Yalan Dünya” ile ”Çare Gelmez Ağlamaktan” gibi bir çok unutulmaz esere imza atan adam için bu sitemin arkasında maddi kaygılardan daha çok başka anlamların yüklü olduğu ortaya çıkmakta.
10 Ekim 1966 yılında Erzurum’un Narman ilçesinde doğan bu modern ozan İbrahim Güzelses adıyla çıkardığı Sarhoş Baki(Erzurum Türküleri) albümünde umduğunu elde edemeyince kendi adıyla çıkarttığı sıra bende/ Aklımdasın albümüyle hak ettiği başarıyı yakaladı.
Söz yazarı, bestekar, dizi oyunculuğu, ses sanatçılığı ile sanatkarlığını konuşturdu. 11 Mayıs 2017 tarihinde Beyin kanaması nedeniyle İstanbul’da vefat edinceye kadar O’na dair çok şey söylendi, konuşuldu. Kendini hep Erzurum’a ait gördü, şehrine yatırım yapmak istedi. Her fırsatta Erzurum’u tanıttı. Şehrine yapmak istediği yatırımlara destek verilmedi belki de engel olundu. Son dönemlerin belki de en kuvvetli ozanına, kurtlar sofrası olan İstanbul’da Erzurumlu organizasyonlarının, kendine rant sağlamak için Erzurum ve Erzurum’u kullananların yalnız bırakması onu üzmüştü. Şehrin içerisinde Erzurum üzerine konuşanlar, yönetenlerin ona sırt dönmesi, görmezden gelmesi onu kırmıştı. Ama o Erzurum’a değil Erzurumlulara değil onun tabiriyle Erzurum’u yağmalayan haramilere kızmış ve kırılmıştı. İbrahim ERKAL özgün yanını insancıl yanını hiç kaybetmedi. Kimseye kin gütmedi. Sanat hayatı boyunca memleketini dilinden düşürmedi.
Nasip.. Onun da yaşamda, arzuları, pişmanlıkları, mutlulukları, özlemleri ve yaşanmışlıkları oldu. Her türlü olumsuzluklara karşı, yaşama hep Neşe’yle bakıyordu. Kimileri kendini kısa yoldan şan’a ve paraya götürecek bir yol peşindeyken, o yaptığı işi sıradan ve ucuz görmüyordu. Görseydi eğer, yaşama mana ve derinlik kazandıramazdı.. Onun ürettiği her bir eseri dinlediğimde büyük haz duyarım. Şahsen şarkılarını dinlerken aldığım haz, bir tatlı karşısında duyduğum hazla aynı değerde değildir. Çünkü adam söylüyor.. Bu vesileyle şarkıları, besteleri, kariyeri, insanlığı ve daha fazlasıyla gönülleri fetheden İbrahim Erkal’ı rahmetle anıyoruz. Çünkü o yaşamda güzeli, haklıyı ve mutluluğu seçti. Bu kendinden çok sevdiklerinin, herkesin mutluluğuydu. Kısaca insanca davrandı. Yaşamda herşey olursunuz ama her şey den öte de önce birer iyi bir insan olmak için çaba göstermelisiniz. Tıpkı Rahmetli İbrahim Erkal gibi.. Öldükten sonra Karacaahmet Mezarlığı’na gidip mezarına gül dökmek, Ruhuna bir Fatiha okumak bana nasip olmadı.
Kalın sağlıcakla..